• A
  • A
08.08.2009
Nazım

Fıtratça konuştuk..

Üzüm bağında asmaların arasında dolaşıyordum. Gayrı ihtiyari söyleşilerine kulak misafiri oldum. Her bir asma; hâliyle ‘hüvallahü Ehad’, [1] endâmıyla ‘Allahüssamed’ diyordu. [2] Baktım, konuşulanları anlıyor gibiyim. Fıtratça konuşuyorlardı.. Tercümanım kalbimdi.. “Hey!. Buraya bak.. Görüyorsun ki ben bir ağacım. Varlığım seninki kadar gerçektir. Hâyâl değilim. Hayat sahibiyim. Bir asma ağacıyım. Özelliklerim var. Diğer canlılardan ayırt ediliyorum. Hatta kendi türümün arasında bile öylece ayrıcalıklarım var.

 

Tahkiki / derinlikli bir bakışla beni incelesen, şu arzu halimle ben ‘eşsiz’im ve ‘tek’im..” “Ama nasıl olur?” diyecek oldum hayat lisanıyla cevap verdi: “Bize uzaktan bakıyorsun, tıpkı bir karınca yuvasını inceler gibisin. Unutma ki birbirinden ayıramadığın o her bir karıncanın, sebebi vücudu olan anne / babası, yavrularını metrelerce öteden tanıyıveriyor.[3] Şimdi, bir başka bahçe ile gezdiğin bu bahçe birbirinin aynısı mıdır? Buradaki her bir üzüm ağacı aynı asma mıdır? Üzerimde bulunan üzümlerin dahi her birisi aynı tane midir?.”

 

Hayret ve şaşkınlık arasında bocalarken bir diğeri aldı sözü: “Canlı olsun cansız olsun, semek (balık) olsun melek olsun, her birimiz hilkat (yaratılmışlık) ağacının farklı birer meyvesiyiz.” “Neden meyve?” diyecek oldum, “Meyveyiz çünkü…” dedi, varlığımızı O’na (c.c) borçluyuz. Yaratılmış olan bir şey Yaratan gibi olmadığı gibi, yaratanın özellikleri de yaratılanların içinde bulunmuyor. İstersen işe kendinden başla; mevcut halinin devamı için gerekli olan ihtiyaç listesini bir çıkarmayı dene. Bizler varlık sahnesinde poz vermeye başladığımız günden beri, tesbihat [4] yapmaktayız, hâlâ o listenin sonunu getiremedik. Biz bittik ama O’nun hazineleri tükenmedi.

 

Onun için Kemal-i acz (tam bir teslimiyet) ile söylüyorum ki, O (c.c) Ehad’tir ve Samed’tir…” “Doğru söze ne denir…” dedi, haddinin çok üzerinde salkımlar yüklenmiş nâzenin bir asma. “Mademki eşsiziz, elbette eşi benzeri Olmayanın eseriyiz. Ve mademki ihtiyaçlarımız sonsuzdur, Elbette onları her an karşılayan Birisi vardır. O ise ancak bitmek tükenmek bilmez hazinelerin sahibi ‘Allahüssamed’tir. Almadan vermek ancak O’nun işi olabilir…”

 

“Demek kâinat kadar çok olan ihtiyaçlarımız, birden ve kolaylıkla hayat dairemize böylece yetiştiriliyor..” diyebildim. “Evet..” dedi, “Bunun delili öncelikle bizleriz. Hâlimizle ve endamımızla...” Bahçedeki dostlarla vedalaşırken aklıma, “Bir lisan bir insan, iki lisan iki insan.” sözü geldi. Evet, fıtratçamı ilerletmeliydim…


Aykut Tanrıkulu



Dip Notlar


[1] “O Allah Ehad’tir..”

İhlas Suresi / Ayet: 1


[2] “O Allah Samed’tir..”

İhlas Suresi / Ayet: 2


[3] Yeryüzünde en kalabalık nüfusa sahip olan canlılar, karıncalardır.

Her yeni doğan 40 insana karşılık,

700 milyon karınca dünyaya gelir.

Ve bu canlılar hakkında öğrenebileceğimiz çok fazla bilgi vardır.

Böcek türlerinin en "sosyal"lerinden biri olan karıncalar,

Son derece iyi "örgütlenmiş" bir düzen içinde,

"Koloniler" denen topluluklar halinde yaşarlar.

Örgütlenmeleri öyle gelişmiş bir düzen içindedir ki,

Bu açıdan insanlarınkine benzer bir uygarlığa sahip oldukları bile söylenebilir.

Karıncalar besinlerini üretip depolarken,

Yavrularını gözetir,

Kolonilerini korur ve savaşırlar.

Aralarında çok güçlü bir iletişim ağı bulunan bu hayvanlar,

Toplumsal örgütlenme ve uzmanlaşma açısından bakıldığında,

Hiçbir canlı ile kıyaslanamayacak üstünlüktedirler.

Son yüzyılda karıncalar üzerinde yapılan bilimsel araştırmalar,

Bu küçük hayvanların arasında,

İnanılması zor bir iletişim ağının var olduğunu ortaya koymuştur.

National Geographic dergisinde yayınlanan bir makalede,

Bu konudan şöyle bahsedilmektedir:

Bizler farkına varmasak da karıncalar,

Hassas duyu organları sayesinde oldukça değişik iletişim yöntemleri kullanırlar.

Avlarını bulmaktan birbirlerini takip etmeye,

Yuvalarını kurmaktan savaşmaya kadar hayatlarının her anında,

Bu duyu organlarını çalıştırırlar.

2-3 milimetrelik vücutlarının içerisine sığdırılmış 500.000 sinir hücresiyle,

Biz akıl sahibi insanları şaşırtacak bir iletişim sistemine sahiptirler.

Burada dikkat edilmesi gereken husus;

Bahsedilen yarım milyon sinir hücresi ve karmaşık iletişim sisteminin,

Neredeyse insanın milyonda biri küçüklüğündeki bir karıncaya ait olmasıdır.

Hayvanlar Âlemi Ansiklopedisi


[4] Tesbihat:

Cenâb-ı Hakkın,

Bütün noksan sıfatlardan uzak ve bütün kemal sıfatlara sahip olduğunu ifade eden sözler..


 

Yorum yazabilirsiniz.

Yorumlarınız onaydan sonra yayınlanacak olup eposta adresiniz sitede görünmeyecektir. Lütfen hakaret içeren sözler yazmayınız.
0.006 sn.